Üretim Olanakları Eğrisi
Üretim imkânları eğrisi, kıtlığın sonuçlarını, ekonomideki tercihleri ve her tercihin fırsat maliyetini göstermektedir. Şekil 2.1′den üç farklı durum gözlenebilir. Bunlar eğri üzerindeki noktalar ile eğrinin içinde ya da dışındaki noktalardır. İlk olarak eğri içindeki G noktasına bakalım. Bu bileşime göre ekonomide 300 bin adet bilgisayar ve 300 bin ton tereyağı üretilmektedir. Ancak üretim imkânları sınırı eğrisi bize aynı kaynaklarla daha fazla bilgisayar üretilmesinin mümkün olduğunu (E noktası gibi) ya da D noktasına gelmekle daha fazla tereyağı üretilebileceğini göstermektedir. Hatta her ikisinden de daha fazla üretimin olası olabileceğini (D ve E arası) ortaya koymaktadır. G noktası gibi üretim imkânları eğrisi içinde kalan noktalarda, ekonomi bazı nedenlerden dolayı iyi işlemiyor, dolayısıyla etkin üretim sağlanamıyor demektir. Bu da söz konusu ekonomide işsizlik ya da atıl kapasitenin mevcut olduğuna işaret etmektedir. İkinci olarak, eğri dışındaki H noktası gibi bir bileşimi üretmenin imkânsız olduğunu söylemek gerekir. Çünkü ekonomi bu düzeydeki bir üretimi gerçekleştirecek kaynaklara sahip değildir.
Üçüncü olarak, eğri üzerindeki her nokta etkin üretim bileşimlerini gösteren noktalardır. Üretim imkânları eğrisi üzerinde bulunan noktalar mevcut kıt kaynaklarla üretilebilecek maksimum üretim miktarlarını göstermektedir. Üretim imkânları sınırı üzerinde yer alan söz konusu etkin noktalara ulaşıldığında (B, C gibi), mallardan birisini biraz daha fazla üretmenin tek yolu diğerini az üretmektir. Dikkat edilirse üretim imkânları sınırı orijine göre içbükey çizilmiş bir eğridir. Üretim imkânları eğrisinin niçin bu biçime sahip olduğu artan fırsat maliyeti kavramı ile ilgilidir.
Artan Fırsat Maliyeti
Tablo 2.1′de gözlemlenen üretim imkânları, ekonominin bütünü için fırsat maliyeti kavramını açıklamaktadır. Daha fazla bilgisayar üretmenin fırsat maliyeti üretiminden vazgeçilen tereyağı miktarıdır. Örneğin, toplum üretim faktörlerinden bir kısmını tereyağı üretiminden bilgisayar üretimine kaydırdığında, D noktasından E noktasındaki bileşime geldiğinde 200 bin ton tereyağı üretiminden vazgeçerek 100 bin adet fazladan bilgisayar üretebilmiştir. Yani ekonomi D noktasında iken, 100 bin adet daha fazla bilgisayar üretmenin fırsat maliyeti 200 bin ton tereyağıdır. Tabloda fırsat maliyeti konusunda gözlemlenen önemli bir durum artan fırsat maliyetidir. Çünkü gözlemlerde sırasıyla aşağı doğru inildikçe bilgisayar üretimi artmaktadır. Bu artışların 100′er birimlik (bin adetlik) olduğu görülmektedir. Oysa vazgeçilen tereyağı üretimi ilk satırdan ikinci satıra geçişte 50 birimken (bin ton), üçüncü satıra geçişte 100 birime, dördüncü satırda 150, beşinci satırda 200 birime yükselmiştir. Yine son satırda 100 birimlik bilgisayar üretimi için vazgeçilen tereyağı miktarı 300 birim olmuştur. Buradan çıkan sonuç; bilgisayar üretmenin, tereyağı üretimi cinsinden fırsat maliyeti sürekli artmaktadır. Her ilave bilgisayar giderek daha fazla tereyağı üretiminden vazgeçmeyi gerektirmektedir. Bu durum artan fırsat maliyeti olarak ifade edilir. O halde artan fırsat maliyeti, bir malın daha fazla üretilmesi için diğer maldan artan miktarlarda vazgeçilmesi gereken bir durum olarak tanımlanır.
Peki, artan fırsat maliyetinin altında yatan temel mantık nedir? Şimdi kısaca bunu açıklayalım: Var olan sınırlı kaynaklardan bazıları tereyağı üretimi için uygun olurken, bazıları da bilgisayar üretimi için uygun nitelik taşımaktadır. Örneğin, tereyağı üretiminde oldukça iyi olan işgücünün büyük bir kısmı, bilgisayar üretiminde iyi olmayabilir. Böylesi bir durumda daha fazla bilgisayar üretimi gerçekleştirilmek istendiğinde, giderek bilgisayar üretimi için uygun olmayan sadece tarımla ilişkili kişiler ve kaynaklar da bilgisayar üretimine kaydırılacaktır. Sonuçta verim düşüklüğü gözlenecek ve aynı sayıdaki bilgisayar üretimindeki artış için giderek daha fazla miktarda tereyağı üretiminden vazgeçilecektir. Yani çiftçileri, gıda ve ziraat mühendislerini, gereğinden fazla toprağı bilgisayar üretimine yönlendirirseniz, bunun tereyağı üretimi açısından yüksek bir maliyet taşıyacağını ve bilgisayar üretimine de çok az katkı yapacağını herhalde düşünebilirsiniz. Dikkat edilirse, yukarıda açıklamaya çalıştığımız artan fırsat maliyeti nedeniyle üretim imkânları eğrisi orijine göre içbükey çizilmiştir.
Fırsat maliyetini analiz etmenin bir yolu da, üretim imkânları sınırı eğrisine çizilen teğetlerin eğimini incelemektir. Bunun için örneğimizdeki üretim imkânları eğrisine bakarsanız bilgisayar üretimi arttıkça eğim negatif olmakla birlikte sürekli dikleşmektedir. çizilen teğetlerin eğiminin negatif işaretlisi marjinal dönüşüm oranı olarak tanımlanır. Marjinal dönüşüm oranı, bir maldan bir birim daha fazla üretmek için öteki maldan ne kadar fedakârlık etmek gerektiğini göstermektedir. Bu ise dikkat ederseniz fırsat maliyeti tanımı ile aynıdır. Bu durumda biz fırsat maliyetini üretim imkânları sınırı eğrisine teğetin eğimi ile ölçebiliriz. Bunun için gerekli formül ise,
şeklinde yazılabilir. ΔT ile tereyağı üretim miktarındaki değişim, ΔB ile bilgisayar üretimindeki değişim açıklanmaktadır. Tablo1′in son sütununda ise bu değerler hesaplanmıştır. Buna göre A dan B bileşimine geçilirken bir bilgisayar daha fazla üretmenin fırsat maliyeti yarım ton tereyağı iken, C den D’ye geçişte 1,5 tona yükselmiş ve E den F’ye geçişte ise 3 tona ulaşmıştır. Yani ilave bir bilgisayar üretebilmek için 3 ton tereyağı üretiminden vazgeçilmesi gerektiği anlaşılmaktadır.
Şekil 2.1′de açıkça görüleceği üzere, üretim imkânları eğrisi içbükey bir eğri olarak çizilmiştir. Bu eğriye göre fırsat maliyetini konuşurken, yani bilgisayarın tereyağı cinsinden fırsat maliyetini hesaplarken, ekonominin ürettiği her bir malın ne miktarda olduğuna bakmak oldukça önemlidir. Ekonomideki kaynakların çoğu bilgisayar üretiminde kullanıldığı zaman, üretim imkânları sınırı eğrisi oldukça dikleşir. Çünkü tereyağı üretimine çok uygun olan üretim faktörleri bilgisayar üretiminde kullanılmaktadır. Bu durumda ekonomide vazgeçilen her bilgisayar için önemli miktarda tereyağında artış sağlanacaktır. Ya da önemli miktarda tereyağı üretiminden vazgeçilerek ilave bir bilgisayar üretilecektir. Yine ekonomide kaynakların çoğu tereyağı üretiminde kullanılıyorsa, üretim imkânları sınırı eğrisi oldukça yatay bir hal almaktadır. Bunun anlamı tereyağı üretiminden çok az fedakarlık yapmakla bilgisayar üretimi önemli ölçüde arttırılabilecektir.
Fırsat maliyetinin artan olması durumunda üretim imkanları eğrisi orijine göre içbükey olacaktır ve ekonomide en yaygın biçimde karşılaşılan durumu açıklamaktadır. Şayet fırsat maliyeti değişmiyorsa (yani her üretim düzeyi için bir sabite eşit ise), böyle bir durumda doğru şeklinde bir üretim imkanları eğrisi ile karşı karşıya kalırız.
Üretim İmkanları Eğrisinde Kaymalar: Ekonomik Büyüme
Üretim imkanları eğrisi belirli bir zaman diliminde, veri kaynak arzı ve sabit bir teknolojiye göre çizilmekte, etkin üretim koşulları altında farklı malların birbirlerine dönüşümünü göstermektedir. Şayet ekonomide, mevcut olan kaynaklar (üretim faktörleri) ve veri teknoloji ile üretim imkanları sınırına erişilemiyorsa, kaynakların tümü etkin kullanılmıyor, dolayısıyla daha az üretim gerçekleştiriliyor demektir.
Üretim imkanları sınırı üzerinde eğri boyunca etkin üretim gerçekleşmekte ve teknoloji ile toplumun sahip olduğu kaynakların sabit olduğu varsayılmaktadır. Oysa bu kaynaklar zamanla artabileceği gibi, teknolojik gelişmeler de yaşanabilmektedir. Örneğin; zaman içerisinde bir ülkenin işgücü sayısı, sermaye stoku ve bunların nitelikleri arttırılabilir veya yeni bir teknik buluş gerçekleştirilebilir. Böyle bir durumda üretim imkanları eğrisi de değişir. Örneğimizde bilgisayar endüstrisindeki teknolojik ilerleme sayesinde mevcut kaynaklarla üretilebilecek bilgisayar sayısı artabilir. Ekonomide üretilen tereyağı miktarı veri iken, daha fazla bilgisayar üretilebilir. Şekil 2.2′de görüldüğü gibi, üretim imkanları eğrisi dışarı kayar. Üretim imkanları eğrisinin sağa kayması malların daha fazla üretilebileceği anlamına gelmektedir. Üretimin artması ise ekonomik büyüme olarak tanımlanır. Şekil 2.2′ye göre, ekonomik büyüme nedeniyle toplum üretimini D noktasından E noktasına taşımıştır.
Üretim imkanları eğrisindeki kayma, tek maldaki üretim artışını yansıtmak yerine iki malın üretiminde de artış biçiminde gözlenebilir. Hatta her iki mal bağlamında aynı yönde ve büyüklükte sağa kayabileceği gibi, farklı büyüklüklerde de sağa kayabilir. Örneğin, bilgisayar üretiminde daha fazla sağa kayma gözlenirken tereyağı üretiminde daha az sağa kayma gözlenebilir. Bu durum Şekil 2.3′de gösterilmektedir. Şekle göre, ekonomik büyüme sonucu üretim imkanları eğrisi sağa doğru kaymış ve ekonomi her iki maldan da daha fazla üretebilir hale gelmiştir. Ancak dikkat edilirse bilgisayar üretimindeki artış tereyağı üretimindeki artıştan daha fazladır.
Üretim imkanları eğrisi sağa doğru kaydıkça, toplum için daha önce imkansız olan mal bileşimleri artık imkan dâhiline girecektir. Örneğin, 1970′li yıllarda üretimi olanaklar dâhilinde olmayan mal ve hizmetler günümüzde, kimi zaman bizi şaşırtacak ölçüde üretim olanaklarına kavuşmuştur. Şüphesiz bu gelişmenin ardında yatan en önemli faktörler, yatırımlardaki artış ve teknolojik gelişmedir. Büyük bir ekonomik duraklama ve savaşlar yaşanmazsa, günümüzde birlikte üretimi olanaklar dâhilinde görülmeyen birçok mal ve hizmetin üretimi belki de 2020′lerde olanak dâhilinde olacaktır. Bu nedenle olanaksızlıklar geçicidir; ekonomik büyüme ve teknolojik ilerleme sonucu üretim imkanları sınırını gösteren eğride kaymalar olması beklenen bir gelişmedir.
Ekonominin üretim kapasitesindeki artış olarak tanımlanan büyüme aynı zamanda kıtlık ve tercih bağlamında incelenmesi gereken bir ekonomik sorundur. Bir diğer deyişle, eğer şimdi gelecek için yatırım yapmazsak (eğitime, teknolojiye, sanayileşmeye, sağlığa ve aileye) ve her şeyi bugünkü tüketimi düşünerek ele alırsak, yeterli ekonomik büyüme sağlanamaz. Peki, bunun sonucu ne olur? Üretim imkanları eğrisine ilişkin şekilde değişiklik yaparak eksenlerden birisinde yatırım mallarını, öteki eksende ise tüketim mallarını gösterelim. Şekil 2.4′de yer alan aynı kaynaklara sahip iki ayrı ekonominin özelliğini şu şekilde açıklayabiliriz: Şeklin a bölümünde yer alan ekonomi tercihini tüketim malları üretiminde kullanmakta ve bu nedenle daha az yatırım malı üretebilmektedir. Şeklin b bölümünde yer alan ekonomi ise, a bölümündeki ekonominin aksine, tercihlerini daha çok yatırım malı üretme biçiminde kullanmaktadır. Şekilden anlaşıldığı gibi, şayet toplum tercihini daha fazla yatırım malları üretme yönünde yaparsa, üretim imkanları eğrisi daha fazla sağa kayacaktır. Çünkü daha fazla yatırım ülkenin sermaye stokunu arttıracaktır. Dolayısıyla üretim imkanları eğrisindeki kayma, kaynakların ne kadarının yatırım malları ve ne kadarının tüketim malları arasında tahsis edildiğine bağlıdır. Eğer gelecek için daha fazla yatırım malı üretilmesi tercih edilmişse, büyüme daha hızlı gerçekleşecek; büyüme nedeniyle toplumun bütün bireyleri kazançlı çıkacak ve refah düzeyi yükselecektir. Şüphesiz, bu durumda refah artışının mutlak eşitlik anlamında paylaşılacağını söylemek mümkün değildir.